Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu’nun daveti üzerine geçtiğimiz cuma akşamı Uludağ’a yola çıktık. Gezinin amacı hem Uludağ’daki tesisleri, doğal güzellikleri yerinde incelemek hem de biraz mola verip dinlenmekti. Bir ay öncesine kadar Zeytin Dalı Harekâtı kapsamında sınırın sıfır noktasında ve...
Dünyadaki cennet: UZUNGÖL Doğu Karadeniz’i karış karış dolaşmaya devam ediyoruz. Öncelikle şunu belirteyim. Altı ayrı yazı dilimiyle anlatmaya çalıştığım Doğu Karadeniz izlenimlerimin daha önceki bölümlerine www.nailazbay.com adresinden ulaşabilirsiniz. Bu hatırlatmadan sonra direksiyonu Trabzon’un...
Yüzünü Avrupa’ya çevirmiş şehir: BATUM Güneşin yeryüzünü selamlamaya yeltendiği vakitlerde uyanmış, gözü kapalı bir vaziyette kahvaltı yaptıktan sonra Gürcistan’ın özerk bölgesi olan Acara Devletinin başkentine, Batum şehrine doğru yol aldık. Sarp Sınır kapısında çatık kaşlı, sert bakışlı Gürcü poli...
FIRTINA VADİSİ, SÜRMENE BIÇAĞI VE ÇAY BAHÇELERİ… Sürmene dediğimizde akla gelen ilk şey bıçak. Bu ilçedeki bıçak sanayisi kendisini yetiştirerek ülkeye nam salmış. Sürmene bıçağının meşhur olmasındaki en önemli sebep, ustaların çeliğe su vermedeki maharetinde saklı. Eski tarihlerde çeliğe su verme i...
DOĞU KARADENİZ VE ÇAY… Ordu’dan Trabzon’a yol alıyoruz. İlk durağımız horonu ve köftesiyle meşhur Akçaabat ilçesi. Meşhur Akçaabat köftesinin lezzetini tatma fırsatına eriştik. Piyaz, ayran ve baklava ile servis edilen bu köfte oldukça lezzetli. Köftemizin lezzetine Karadeniz manzarası da eklenince ...
HUZUR VEREN ŞEHİR: ORDU Konaklama için Samsun’dan ayrılıp Ordu’nun Fatsa ilçesine doğru hareket ediyoruz. Yol boyunca güneşin yeni bir güne kadar elveda dediği anlarda Karadeniz türküleri bize eşlik ediyor. Fatsa’da logosunda “beş yıldız” bulunan Yalçın Otel’e varıyoruz. Her ne kadar estetik bir d...
Uzun zamandan bu yana Doğu Karadeniz’e gidip, o güzelim havasını teneffüs etmeyi, yaylalarında cirit atmayı, dağlarını süsleyen o güzel yeşil örtüye dikkat kesilmeyi, insanıyla sohbet etmeyi, ovalarında yetişen çayından höpürdeterek içmeyi , derelerinden yükselen o hışımlı sese kulak vermeyi, ruhumu...
Merhaba. Sizlerle yakın dönemde yaptığım yurt dışı seyahati üzerine biraz sohbet etmek istiyorum. Kısa sürede Avrupa’da çok fazla şehir gezme fırsatı yakaladım. Geçen yıl ve bu yıl oldukça hatırı sayılır bir şekilde Avrupa şehirlerinde bulundum. Burada gördüklerimi benim gözümden aktarmaya çalışacağ...
Sıra geldi Macaristan’ın başkenti Budapeşte’ye. Âşık olduğum bir şehir. Küçük bir İstanbul’u anımsattı bana. Bana göre gördüğüm en güzel, en yaşanılabilir bir şehir. Şehrin tam ortasından Tuna nehri geçiyor. Aslında şehir daha önce Budin ve Peşte olarak ikiye ayrılıyormuş. 17 Kasım 1873 yılında ise ...
Belçika’nın başkentindeyiz şimdide. Aslında bu şehir Afyon’dan göç eden Emirdağlıların yoğun bir şekilde yaşadığı bir -300 bin civarında- kent. Öyle ki araçla ilerlerken bir ara gözüme şu tabela ilişti; ‘Emirdağlı Sultan Köfte’. Her yerde olduğu gibi burada Türk’ler var. Ancak bu sefer burada hemşer...